0

Bir önceki yazıda bulut teknolojisinin talep tarafında sağladığı faydaların altında yatan nedenlere yakından bakmıştık. Bu yazıda ise bulut bilişimin talep tarafında ne gibi faydalar sağladığına ve çoklu paylaşımlı uygulama modelinin ne gibi yararlar sağladığına değineceğiz.

Bulut teknolojisi; gün içindeki değişkenlikleri, iş yükü ve coğrafik olarak çeşitlendirme yapabildiği ölçüde azaltır. Ortalama bir kurumda, kaynak kullanımında gün içindeki en yoğun dönem gün ortlamasının iki katı kadardır. Büyük, farklı coğrafyalara yayılmış kurumlarda dahi, çalışanların büyük çoğunluğu aynı zaman diliminde yaşadıklarından kaynak kullanım oranları birbirine benzerlik gösterir. Bununla birlikte, pek çok kurum biri diğerini dengeleyen iş yükü düzenlerine sahip olma eğiliminde değiller. Örneğin, gün içinde gerçekleşen e-posta, ağ ve işlemler, gece satlerinde geçekleşlen aynı yoğunluktaki bir aktif işlemle değiştirilmez. Farklı tipteki iş yüklerini ve kurumları aynı kaynak havuzu üzerinde toplamak gün içinde karşılaşılan maksimum veya minimum yükün dengelenmesine yardımcı olur.


Resim 1

Endüstri değişkenliği, her kurum için birbiriyle oldukça ilişkili maksimum ve minimum kullanım oranlarının oluşmasına sebep olur. Yan taraftaki figürde, Amerak’daki farklı endüstriler için endüstri çeşitliliği gösterilmiştir.

Windows Live Hotmail ve Bing gibi Microsoft servisleri; farklı kaynak profillerine sahip iş yüklerini optimize etmek için farklı alt servislerin katmanlandırılmasıyla, çoklu kaynak çeşitlendirmesinden faydalanırlar. Buradan elde edilen faydaları ölçmek kolay olmadığı için, bu modelde çoklu kaynak çeşitlendirmesine yer verilmemiştir.

Bazı belirsiz büyüme düzeni değişkenlikleri ise donanım standartlandırması yaparak azaltılabilir. Modele göre, en fazla 1000 sunucuya sahip olan firmalarda belirsiz büyüme değişkenliğinin etkisi, aynı değişkenliğin genel bulut üzerindeki etkisinden %30-%40 oranında daha fazladır. Daha küçük işletmeler için, bu etki daha da büyüktür.

Şu ana kadar, bahsedilen tüm değişkenliklerin buluta geçince de değişmediğini varsaydık. Aslında, buluta geçişle birlikte değişkenliklerde bir miktar artma gerçekleşmektedir, ve bu da ölçek ekonomilendirmesinin artmasına sebep olmaktadır. Bu durumun altında yapan iki temel sebep vardır.

  • Daha yüksek performans beklentisi: Günümüz kullanıcıları, kaynak sınırlandırmalarına alışmış ve bununla yaşamayı öğrenmiş durumdadır. Örneğin, kullanıcılar karmaşık hesaplamaları akşam saatlerinde yapmaktadırlar, iterasyon içeren modellemelerden kaçınmaktadırlar veya bambaşka bir çözüm olarak zaman alıcı ve maliyetli olan tedarik zinciri optimizasyonuna gitmektedirler. Günümüz bulut teknolojisinin getirdiği yeni iş modeli; kullanıcının, 1 saat çalışan 1000 makine ile, 1000 saat çalışan 1 makineye aynı maliyette sahip olmasını sağlar. Günümüzde, kullanıcı projeyi tamamlamak için muhtemelen 1000 saat beklemekte veya projeyi ertelemektedir. Bulutta ise, süreci hızlandırmak için sanal olarak 1000 makine kullanmanın herhangi bir ek maliyeti yoktur. Bu durumun, değişkenlikler üzerinde önemli etkisi bulunmaktadır. Örneğin, Nemo da dahil olmak üzere pek çok ünlü animasyon filminin yapımcısı olan Pixar Animasyon Stüdyoları, animasyon işleme süreçlerini Windows Azure platformu üzerinde koşturmaktadırlar çünkü filmlerinin her bir karesinin (frame) işlenmesi tek bir işlemciyle sekiz saat sürmektedir; bir diğer ifadeyle, yalnız bir işlemci kullanarak bütün bir filmi işlemeleri 272 yıl sürmektedir. Pixar, Azure ile birlikte aynı işi ihtiyaçları olan hızda yapma imkanına sahip olmuştur.
  • Toplu işlemler gerçek zamanlı hale gelecek: Daha önce toplu işlenen pek çok işlem –örneğin, çevrimiçi satıcılar için anlık stok bilgisi gibi- bulutla birlikte gerçek zamanlı hale gelecek. Bunun sonucunda, bir dizi halinde gerçekleşen, yani sırasıyla gerçekleşen çok aşamalı işlemler, artık aynı anda gerçekleştirilebilecek; örneğin üretim yapan bir firma aynı anda envanterini listelerken, diğer yandan siparişlerini kontrol edebilecek, ve bir yandan yeni kaynaklar sipariş edebilecek. Böyle bir imkanın, kullanım oranını büyük oranda artırması beklenmektedir.

Şunu belirtmek gerekir ki, en büyük genel bulut organizasyonu dahi tüm bu değişkenlikleri tam anlamıyla çeşitlendiremeyebilir, örneğin piyasa değişkenliği aynı kalacaktır. Talebi daha da dengelemek için, çok yönlü bir fiyatlandırmaya gidilmelidir. Mesela, elektrik piyasasına benzer olarak, kullanıcılar taleplerini yoğunluğun yüksek olduğu dilimden yoğunluğun daha düşük olduğu dilimlere kaydırma konusunda teşvik edilebilirler. Dahası, talepteki bu fiyat esnekliği sebebiyle düşük fiyatlar kullanıcılardan daha fazla talep gelmesine sebep olabilir. Ve nihayetinde talepteki bu artış, bulutun getirdiği ekonomik faydaların daha da artmasına yardımcı olacaktır.

Çoklu-Paylaşım Modelinde Durum    

Daha önce de bahsedilen kaynak ve talep taraflarındaki ölçek ekonimisi uygulama mimarisinden bağımsız olarak gerçekleştirilebilir. Bu noktada mimarinin paylaşımlı veya paylaşımsız olması önemli değildir. Ölçek ekonomisinin faydalarından yararlanılabilecek önemli bir kaynak daha mevcuttur ancak bu kaynağın kullanılabilmesi yalnızca uygulamaların paylaşımlı olarak dizayn edilmesine bağlıdır. Bir diğer deyişle, her kullanıcı için bir uygulama çalıştırmak yerine, paylaşımlı bir ortamda pekçok kullanıcı bir uygulamayı kullanabilir. Bu durumun önemli bir faydası bulunmaktadır:

  • Kullanıcı sayısı arttıkça, uygulama yönetimi için kullanıcı başına düşen birim maliyet azalır. Paylaşımsız bir ortamda, her kullanıcı kendi uygulamasının yönetim masraflarını karşılamak durumundadır. Paylaşımsız ortamlarda, yazılım güncellemelerini yapmak gibi bazı uygulamalar pek çok defa tekrarlanır. Paylaşımlı bir ortamda, maliyet kullanıcı başına dağıtılmış olur ve kullanıcı başına düşen uygulama yönetim maliyeti sıfıra gitme eğilimi gösterir. Buradan elde edilecek tasarruf toplam maliyetin yanında anlamlı bir büyüklüktür, özellikle karmaşık uygulamalara sahip olan kurumlarda.

Sunucu kapasitesinin etkin kullanımı anlamında kaynak tarafındaki faydalar ve iş yüklerinin çeşitlendirilmesi anlamında talep tarafındaki faydalar, çoklu paylaşımlı uygulama modeliyle birleştiğinde kurumlar için önemli ölçüde maliyet avantajı sağlanmaktadır. Bulut bilişimin mümkün kıldığı iş modelinin maliyet anlamındaki temel dayanağı budur.

Bu konuyla ilgili sorularınızı alt kısımda bulunan yorumlar alanını kullanarak sorabilirsiniz.

Referanslar

Bu İçeriğe Tepkin Ne Oldu?
  • 0
    harika_
    Harika!!
  • 0
    be_enmedim
    Beğenmedim
  • 0
    _ok_iyi
    Çok iyi
  • 0
    sevdim_
    Sevdim!
  • 0
    bilemedim_
    Bilemedim!
  • 0
    olmad_
    Olmadı!
  • 0
    k_zd_m_
    Kızdım!

28 Nisan 1988'de Söke'de doğdum. 2002'de orta öğrenim için İzmir Fen Lisesi'ne geçtim. 4 yıllık lise eğitimini ardından, 2006 yılında da Boğaziçi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisli Bölümü'ne yerleştim. Halen lisans eğitimime devam etmekteyim, 2011 Haziran'da lisans derecemi almış olacağım. Son iki sene içinde, sırasıyla Airties, Intel, Pals Elektronik isimli firmalarda kısa dönem stajyer olarak çalıştım. Hali hazırda, Microsoft Türkiye Ofisi'nde uzun dönem stajyer olarak çalışmaktayım.

Yazarın Profili

Bültenimize Katılın

Tıklayın, üyemiz olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi siz olun.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir