Epeydir niyetlendiğim Wireless yazılarına derin bir nefes alıp bu yazımla başlıyorum. Yabancıların Zero To Hero dedikleri, hiçbirşey bilmeyen bir seviyeden en üst seviyeye doğru bir seri yazayım istiyorum. Kafamda deli planlar var ve yazılarımı destekleyen bir üreticinin ürünleri ile de uygulamalı daha eğlenceli makalelerim de olacak. Bu işin aslında günümüzde çok da karmaşık olmadığını birlikte göreceğiz.
Bundan 6 yıl önce kablosuz ağlarla ilgili konuşurken insanların 2 ciddi endişesi vardı. Bunlardan birincisi bağlantı hızıydı. Kablolu ağlara göre kablosuz ağlar ciddi yavaştı, 300 Mbps hızları kablosuz da görmek zordu. İkinci ciddi endişe de güvenlik endişesiydi. Sonrasında gelen Wi-Fi 5 (IEEE 802.11ac) ve yine sonrasında gelen Wi-Fi 6 (IEEE 802.11ax) ve WPA 3 yenilikleri ile hem hız 6.77 Gbps’a hemde güvenlik ciddi seviyelere çıktı.
Malumunuz kablosuz ağları Access Point’ler (AP) ile sağlıyoruz. Bir ortamda birden fazla AP kullanınca beraberinde bunların yönetimi söz konusu oluyor. Eğer bunları bağımsız , ayrı ayrı yöneteyim, ayrı markalar olsun derseniz eviniz, iş yeriniz SSID çöplüğüne dönüyor ve verim alamıyorsunuz. Bunu minik bir örnekle açıklayım. Bir ev/ofis düşünün. Salonunda bir AP/Modem var. Fakat yatak odasında yada oturma odasına bu yayın çook az ulaşıyor olsun. Sizinde canınıza tak ediyor ve yeni bir AP de alıp yatak odasına koyuyor ve uyumsuzluktan Mesh yada WDS yapamadığınızdan farklı bir SSID (kablosuz yayın ismi) ile bunu da yayınlıyorsunuz. Göreceksiniz ki hala verim alınamayacak. Sebebi siz yatak odasına geldiğinizde mobil cihazınız hala salondaki cihaza çoook az da olsa bağlı olduğundan hala çok kötü bir yayınla da olsa o cihazdan size interneti sağlamaya çalışacaktır. Aslında hemen yanıbaşında yüksek hızla yayın yapan bir AP olduğu halde mobil cihazınız bağlantı kopmadığı takdirde düşük hızla da olsa diğer cihazdan size internet aktarmaya çalışacaktır. Bu tür sorunların basit çözümü Mesh yada WDS olmakla birlikte profosyonel çözümü merkezi yönetime uygun cihazlar kullanmak ve merkezi yönetim yapmaktır. Wireless cihazlarımızın merkezi yönetimleri günümüzde şu şekilde olmaktadır :
- Fiziksel yada yazılımsal Controller : Bazı üreticilerde bilgisayarınıza controller yazılımı indirip, sonra aynı ağdaki Access Pointleri otomatik bulmasını sağlayıp , kablosuz yayını başlatabilirsiniz. Böylece kablosuz yayının şifresini kolayca merkezden kolayca değiştirebilir, AP’lerin firmware’lerini güncelleyebilir, yeni SSID’ler yayınlayabilirsiniz.
- Master-AP : Bu yönetim şeklini HPE, Aruba, Cisco, Ruijie de gördüm. Birden fazla AP’nin bulunduğu ortamda bir AP controller olarak çalışıyor ve bunda yaptığınız ayarlar diğer AP’lere otomatik olarak yansıyor. Cisco da ise biraz daha farklı çalışarak, master ap ikinci bir IP den direk controller olarak çalışıyor.
- Cloud Controller : Bu yönetim çeşidinde ortamdaki tüm AP’lerin internete erişimleri gerekiyor. Bu yöntemde hem uzaktan yönetim, gözetim kolay oluyor, hemde mobil uygulamalar ile her an sisteme müdahale edebiliyorsunuz.
Bir kablosuz sisteminde bir diğer unsur da topolojinin doğru kurgulanmasıdır. Siz en gelişmiş Wi-Fi 6 AP kullandığınız projenizde kullanıcıların mobil cihazları bu teknolojiyi desteklemiyorsa böyle bir projeden istediğiniz verimi alamazsınız. Diyelim ki mobil kullanıcılar da Wi-Fi 6 yı destekleyen cihazlar kullanıyorlar, bu sefer de sistemde kullanılan kabloların kalitesi (mümkünse cat 6 yada üstü) ve switchlerin performansı yine projenizde sorun oluşturabilir. Kablosuz projeleri uçtan uca kadar değerlendirmek ve dikkat etmek gerekir.
Bu konuyla ilgili sorularınızı linkini kullanarak ulaşacağınız forum sayfamızda sorabilirsiniz.
Referanslar
TAGs: Kablosuz Ağlara Giriş
